Aldatma kelimesi ihanet etme, kandırma ya da eşin beklemediği bir davranışta bulunma olarak tanımlanabilir. Ancak aldatmanın insanlar üzerinde acı veren etkisi kelimelerle anlatılamayacak kadar büyük olur.
Hiç kimse aldatılmak istemez ve böyle bir durum ile karşı karşıya kaldığında temelden sarsılır. Maalesef aldatmalar evliliklerde de yaşanan durumlar arasında yer almaktadır. Aldatmalar evliliklerin yok olmasında başrolü oynayan problemlerden bir tanesidir. Birçok boşanma davası aldatma sebebiyle açılır.
Aldatma Sebebiyle Boşanma Davası Nedir?
Eşlerden birinin evliliğin devam ettiği süre zarfında diğer eşi aldatması sebebiyle açılan davalar aldatma nedeniyle boşanma davası olarak isimlendirilir ve özel yargılama usullerine tabi tutulmaktadır.
Zina tabiri evli olan eşin, eşi dışında bir kimseyle yaşadığı cinsel ilişkiye verilen isimdir. Aldatan eşin başka bir kişiyle sarılması, öpüşmesi ya da dokunması zina kapsamı içerisine girmez. Böyle durumlar söz konusu olduğunda haysiyetsiz yaşam sürme sebebiyle boşanma davalarının açılması gerekir.
Aldatma Sebebiyle Boşanma Davası Açma Süresi Nedir?
Eşlerden bir tanesi, aldatan eşin zina yaptığını öğrendikten sonra 6 ay içerisinde aldatma nedeniyle boşanma davasını açmalıdır. Eğer 6 ay içerisinde bu dava açılmazsa açılacak olan davalar genel boşanma davaları olacaktır.
Zina olayının gerçekleşmesinden sonra 5 yıl içerisinde aldatma nedeniyle boşanma davası açılmazsa olay zaman aşımına uğramaktadır. Ancak bu dönemlerden sonra genel boşanma davaları açılırsa aldatma olayı sebepler arasında sayılabilir.
Aldatma Sebebiyle Yaşanan Boşanma Davaları Hakkında Tüm Bilgiler
Aldatma Nedeniyle Tazminat Davaları Kime Karşı Açılır?
Aldatılan eşler, aldatan eşlere maddi ve manevi tazminat açma hakkına sahip olurlar. Evlilik dönemlerinde yaşanan zina durumlarında boşanma davalarının yanı sıra tazminat davaları da açılmaktadır.
Aldatan eşin ilişki yaşadığı kişiye karşı herhangi bir tazminat davası açılmaz. Eşler evliliklerini sürdürmek ve her zaman birbirlerine sadık kalmakla yükümlüdür. Olaya dahil olan üçüncü kişiler herhangi bir yükümlülük sahibi olmadıkları için tazminat ödemeye de mahkûm edilmezler.
Aldatan Eş Delilleri Nasıl Toplar?
Aldatılan eşlerin bu olaya dair toplayacağı delilleri her zaman yasal yollardan toplaması gerekli olacaktır. Aksi takdirde deliller mahkemeler tarafından kabul edilmez. Bazı durumda yaşanan olaylar delil niteliği taşımaktadır ve aldatılan eşin ekstra bir delil toplamasına gerek olmaz.
Aldatan eşin ilişki yaşadığı kişinin hamile kalması, aldatan eşin cinsel yolla bulaşan bir hastalığa yakalanması ya da aldatan eşin birlikte olduğu kişiyle geçirdiği zamana dair otel faturası ya da uçak bileti gibi belgelerin olması delillerin direkt olarak elde edilmesi anlamına gelecektir.
Yasal Olmayan Yollarla Toplanan Deliller Nelerdir?
Aldatıldığını düşünen kişiler eşlerinin cep telefonlarına casus programlar indirebilirler. Böylece telefonlarındaki mesajlaşmaları ya da konuşmaları kendisine aktaracaklardır. Bunun yanı sıra gizlice eşler takip edilerek aldatma anında fotoğraflar çekilebilir.
Yukarıda saydığımız bu delillerin hiçbiri mahkemeler tarafından delil olarak kabul edilmez. Çünkü bu işlemler hakların ihlali anlamına gelir ve yasal olmayan delil statüsündedir. Evin içerisinde elde edilen deliller özel hayat kavramı içerisine girdiği için kabul edilebilir. Ancak gizli kameralar ile kayıt alınması da bu kabul edilmeyen bir durumdur.
Whatsapp Konuşmaları Delil Olarak Sunulabilir mi?
Whatsapp konuşmalarının delil olarak sayılabilmesi için yasal yollardan elde edilmesi gerekmektedir. Eşlerin aldatan eşin telefonunu inceleyerek burada mesajları görmesi delil olarak sunam hakkını ona vermez. Haberleşme hakkının ihlali kapsamına girer ve mahkemelerce cezalandırılabilir.
Whatsapp görüşmelerinde delillerin olduğu mahkemede iddia edilebilir. Böyle bir durumda başvurular gerçekleşecek GSM operatörlerinden konuşmalar istenecektir. Tüm bu süreç bilirkişiler tarafından yürütülür. Ancak bu şekilde Whatsapp konuşmaları delik olarak kullanılmaktadır.