Genel olarak anlaşmalı boşanmalarda Boşanma Protokolü nasıl hazırlanır? yada hazırlanmalıdır? gibi sorular boşanma davası açan kişinin aklını kurcalayan durumdur. Elbette bu konu net şekilde bilgi edinilerek hazırlanmalıdır. Fakat bu konuda bilgi sahibi değilseniz de iyi bir avukat bu protokolü lehinize hazırlayacaktır. Anlaşmalı boşanma davalarında taraflar tarafından hazırlanan metne Boşanma Protokolü denilmektedir.
Anlaşmalı davalarda tarafların serbest iradelerine bırakılarak hazırlanan Boşanma protokolünün tam ve eksiksiz olarak iyi bir şekilde hazırlanması gereklidir. Boşanma protokolü Mahkeme tarafından uygun göründüğü taktirde protokolde ne varsa onlar uygulanacak ve üzerine eklemek istediğiniz maddeler geçersiz sayılacaktır. Bu nedenle boşanma protokolünün eksiksiz hazırlanması oldukça önemlidir.
Boşanma Protokollerinde Kanuni Düzenlemeler Nasıl Olmaktadır?
Anlaşmalı açılan boşanma davalarında Medeni Kanununun 166/2 maddesi gereğince tarafların kendi aralarında yaptıkları anlaşmayı Hâkimin uygun bulması şarttır. Boşanmanın getireceği maddi sonuçları ve çocukların durumuyla ilgili konularda olan düzenlemeyi Hâkim kesinlikle doğru bulmalıdır. Buradan da anlaşılacağı üzere Boşanma davalarında protokolün Hakim tarafından uygun bulunması üç unsura dayalıdır. Bu unsurlar şöyledir:
- Çocukların durumu
- Serbest iradeye dayalı boşanma beyanının olması
- Mali sonuçlar
Mali sonuçlar denildiğinde burada taraflara özenecek maddi ve manevi tazminat, çocuğa yada eşe ödenecek nafaka, çocuklar varsa velayet durumu, çocuklarla olan ilişki gibi konular Boşanma sürecindeki önemli maddelerdir.
Boşanma Protokolünde Tarafların Netliği Bilinmelidir?
Bu protokol hazırlanırken öncelikle davalı tarafların kimlikleri net olarak belirtilmelidir. Boşanma protokolünde tarafların kimliğinin tam olarak tespiti için tarafların ad ve soy isimleri, T.C kimlik numaraları ve açık adresleri tam olarak protokolde imzalı olarak yer almalıdır.
Boşanma Tarafların Serbest İradesine Bırakılmalıdır?
Boşanma protokolü hazırlanırken tarafların serbest iradesiyle bu protokolü iyi okuyarak imzalaması gerekir. Herhangi bir baskı yada psikolojik şiddetle bu protokolün imzalanmasına taraflardan biri karışmamalıdır. Fakat genelde bu tür olaylar boşanma davalarında görülebiliyor. Taraflardan biri diğerine göre daha güçlüyse gerek ekonomik açıdan yada eğitim durumu, kültürel yapısı ve fiziksel durumuyla diğer kişiye baskıda bulunabiliyor.
Fakat boşanma davalarında şöyle bir durumda söz konusudur. Eğer ki size karşı açılan boşanma davasına iştirak etmek zorunda değilsinizdir. Davacı olan taraf boşanma hususunda haklı taraflarını ispat edebilirse hâkim tarafından boşanma gerçekleşebilir. Boşanma davasında kişiler kendi hür iradelerine göre imza ettikleri beyanname ile Mahkemede hazır bulunarak anlaşmalı boşanma gerçekleşebilir.
Boşanma Sonrasında Çocukların Durumu Nasıl Olmalıdır?
Boşanma sonrasında hiç kuşkusuz eşlerden önce çocuklar ruhen etkilenirler. Bir daha anne ve babasını aynı evde görememek en çok onları incitir. Bu dönem çocuk açısından hassas bir dönemdir. Dolayısıyla Boşanma davalarında en fazla gündemi meşgul eden madde çocukların durumudur. Çocuğun velayetinin kimde olacağına eşler beraber karar verebilirler. Fakat bu durum sıkıntılı olacaksa Hâkim boşanma protokolünü değerlendirerek çocuk için en doğru velayet hakkına karar verebilir. Bu durumda protokolde açıkça çocuğun adı ve soyadı, yaşı, velayetin kimde olacağı net belirtilmelidir.
Boşanma Sonrası Nafaka Durumu
Boşanmalarda çocuğa verilecek nafaka zorunludur. Kimi durumlarda eşlerden birisi nafaka talebinde bulunmaz. Fakat çocuğun velayeti kimdeyse şu giderlere katlanmak zorundadır:
- Çocuğun eğitim masrafları
- Çocuğun bakımı
Fakat her ne kadar velayet sahibi bu giderlere katlanmak zorundaysa da karşı taraf düzenli nafaka ödemekle yükümlüdür.
Avukatlık Ücretleri
Boşanma protokolünde eğer taraflardan birinin avukatlık ücretlerini hangi tarafın ödemesine karar verilip, protokolde belirtilmiş ise o kişi bu ücretleri ödemekle yükümlüdür. Boşanma protokollerinde her ayrıntı belirtilmelidir.