Fetö davalarında uygulanan etkin pişmanlık hükümlerine geçmeden önce, çok daha genel uygulama alanı bulunan etkin pişmanlık hükümlerinden ve mevzuat kaynağından söz etmek istiyorum.
Konu, çoğunlukla düşünülenin aksine Ceza Muhakemeleri Kanununda değil, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununda her bir suç yönünden ayrı ayrı düzenlenmiştir. Bu yönüyle sıkla karıştırılan gönüllü vazgeçme hükümlerinden ayrılır. Gönüllü vazgeçme hükümleri genel bir hüküm olup TCK’da düzenlenen ve eylemine uyan her suçta uygulama alanı bulabilirken etkin pişmanlık hükümleri sadece kanunda açıkça belirtilen suçlarda uygulama alanı bulabilecektir. Gönüllü vazgeçmenin ne olduğu hususuna ise bir başka yazıda değineceğiz.
ETKİN PİŞMANLIK HÜKÜMLERİNİN UYGULANACAĞI SUÇLAR
Bu yönüyle değerlendirdiğimizde, Türk Ceza Kanunu 93. maddesinde düzenlenen “organ ve doku ticareti”, 110. maddesinde düzenlenen “kişiyi hürriyetinden yoksun kılma”, 168. maddesinde düzenlenen “mal varlığına karşı suçlar”, 192. maddesinde düzenlenen “uyuşturucu ticareti”, 201. maddesinde düzenlenen “parada sahtecilik”, 221. maddesinde düzenlenen “örgüt”, 248. maddesinde düzenlenen “zimmet”, 253. maddesinde düzenlenen “rüşvet”, 269. maddesinde düzenlenen “iftira”, 274. maddesinde düzenlenen “yalan tanıklık” ve 293. maddesinde düzenlenen “firar” suçlarında etkin pişmanlık hükümleri uygulanabilecektir.
Etkin pişmanlık hükümlerinin uygulama alanı bulduğu suçlar incelendiğinde, hepsinin süregelen suçlar olduğu görülecektir. Örnek vermek gerekirse, kasten yaralama suçuna konu eylem tek bir olaydan ibaret olacağından, eylemin sona ermesinden itibaren etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması mümkün değildir. Daha açık bir anlatımla, suçtan pişman olmak etkin pişmanlıktan yararlanmak için yetmez, kanunda belirtilen koşulların bulunması gerekir.
Fetö Davaları – İzmir Avukat Ramazan Sertan Safsöz
Fetö Davalarında Etkin Pişmanlık
Önceki yazılarımızda Fetö davaları ve avukat seçimlerinde dikkat edilmesi gerekenlerden bahsetmiştik. Henüz okumamış olan takipçilerimizin göz atmasında yarar var.
FETÖ davalarının özel bir tipi sayılacak TSK mensuplarına özgün olan ankesörlü ardışık arama davaları hakkında yazımızı da okuyabilirsiniz.
Yukarıda etkin pişmanlıktan ve uygulama alanı bulduğu suçlardan kısaca bahsettik. Şimdi konuyu fetö davaları üzerinden ele almaya çalışalım.
Konu 5237 s. kanun m. 221’de düzenlenmiştir.
TCK m. 221: (1) Suç işlemek amacıyla örgüt kurma suçu nedeniyle soruşturmaya başlanmadan ve örgütün amacı doğrultusunda suç işlenmeden önce, örgütü dağıtan veya verdiği bilgilerle örgütün dağılmasını sağlayan kurucu veya yöneticiler hakkında cezaya hükmolunmaz.
(2) Örgüt üyesinin, örgütün faaliyeti çerçevesinde herhangi bir suçun işlenişine iştirak etmeksizin, gönüllü olarak örgütten ayrıldığını ilgili makamlara bildirmesi halinde, hakkında cezaya hükmolunmaz.
(3) Örgütün faaliyeti çerçevesinde herhangi bir suçun işlenişine iştirak etmeden yakalanan örgüt üyesinin, pişmanlık duyarak örgütün dağılmasını veya mensuplarının yakalanmasını sağlamaya elverişli bilgi vermesi halinde, hakkında cezaya hükmolunmaz.
(4) Suç işlemek amacıyla örgüt kuran, yöneten veya örgüte üye olan ya da üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleyen veya örgüte bilerek ve isteyerek yardım eden kişinin, gönüllü olarak teslim olup, örgütün yapısı ve faaliyeti çerçevesinde işlenen suçlarla ilgili bilgi vermesi halinde, hakkında örgüt kurmak, yönetmek veya örgüte üye olmak suçundan dolayı cezaya hükmolunmaz. Kişinin bu bilgileri yakalandıktan sonra vermesi halinde, hakkında bu suçtan dolayı verilecek cezada üçte birden dörtte üçe kadar indirim yapılır.
(5) Etkin pişmanlıktan yararlanan kişiler hakkında bir yıl süreyle denetimli serbestlik tedbirine hükmolunur. Denetimli serbestlik tedbirinin süresi üç yıla kadar uzatılabilir.
(6) Kişi hakkında, bu maddedeki etkin pişmanlık hükümleri birden fazla uygulanmaz.
Madde metnini okuduğunuzda, düzenlemenin suç örgütlerine ilişkin olması ve terör örgütlerinden bahsetmemesi dikkatinizi çekmiştir. Bunun sebebi terör suçlarının düzenlendiği Terörle Mücadele Kanununun 7. maddesi ile terör suçlarına uygulanacak madde olarak TCK m. 314’e atıfta bulunması, TCK m. 314/3’de ise “Suç işlemek amacıyla örgüt kurma suçuna ilişkin diğer hükümler, bu suç açısından aynen uygulanır.” hükmünün yer almasıdır. Dolayısıyla terör örgütü üyeliğinden yargılanan şahıslar yönünden de TCK m. 220 ve TCK m. 221 uygulanacaktır.
Bu bilgiler ışığında madde metni incelendiğinde iki husus öne çıkmaktadır. Uygulamada da sık karşılaşılması nedeniyle bu hususları ayrı ayrı açıklayalım.
HAKKINDA FETÖ’DEN SORUŞTURMA AÇILMADAN – YAKALANMADAN ÖNCE ETKİN PİŞMANLIK
Kişi hakkında halihazırda bir soruşturma ya da kovuşturma yokken, varsa dahi bu hususta bilgisi yokken ve bilgi sahibi olması imkansızken (dosyalardaki gizlilik nedeniyle) kişinin kendi rızasıyla teslim olması ve örgüte ilişkin faydalı bilgiler vermesi halinde kişi hakkında fetö / pdy terör örgütü üyeliğinden cezaya hükmolunmaz.
Faydalı bilgilerden kasıt, emniyetin bilmediği ya da şüphelenmesine rağmen yeterli delil bulamadığı hususlarda verilen bilgilerdir. Daha önce fetö/pdy soruşturması geçirmemiş ancak örgüt mensubu olduğu bilinen kişilerin isimlerinin verilmesi en sık uygulanan yöntemdir. Bununla birlikte, uygulamada hakkında fetö/pdy konusunda soruşturma ya da kovuşturma açılmış çok sayıda kişinin isminin verilmesi durumunda da etkin pişmanlık hükümleri uygulanmaktadır.
HAKKINDA FETÖ’DEN SORUŞTURMA AÇILDIKTAN – YAKALANDIKTAN SONRA ETKİN PİŞMANLIK
Şahıs hakkında fetö/pdy terör örgütü üyeliği suçundan soruşturma açılmış ve şahsın ifadeye çağrılmış / gözaltına alınmış olması ya da şahsın bir şekilde hakkında açılan soruşturmadan haberdar olmuş olması halinde de etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanılabilir. Bu durumda da yine emniyete faydalı bilgiler sunulması beklenir. Bu bilgilerin yukarıda da anlatıldığı gibi soruşturmalarının aydınlatılması noktasında fayda sağlaması halinde, şahıs hakkında 1/3’ten 3/4’e kadar ceza indirimi yapılır.
Etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması durumunda hangi bilgilerin faydalı bilgi olarak değerlendirileceği hususlarında fetö davalarına bakan tecrübeli avukatlardan destek alınması kesinlikle önerilir.
FETÖ DAVALARINDA ETKİN PİŞMANLIK VE HÜKMÜN AÇIKLANMASININ GERİ BIRAKILMASI (HAGB)
Birçok kişinin merak ettiği, yakalandıktan sonra etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanan fetö sanıkları hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması (hagb) kararı verilip verilemeyeceğidir.
Kısa bir hesaplama yapmak gerekirse, terör örgütü üyeliğinden yargılanan şahıslar hakkında 7.5 yıl – 15 yıl arası hapis cezası istemiyle dava açıldığını düşünürsek, mahkemenin alt hadden 8 yıl ceza vermesi ve etkin pişmanlık hükümleri kapsamında verdiği cezadan 3/4 indirim yapması ve iyi halden 1/6 indirim uygulaması halinde, verilecek ceza 2 yılın altına ineceğinden hagb kararı verilebilecektir. Yeter ki hagb’nin diğer koşulları da bulunuyor olsun.
Fetö davalarında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmasına ilişkin önemli bir Bölge Adliye Mahkemesi kararını incelemek için tıklayınız: https://www.safsoz.com/feto-ankesor-etkin-pismanlik-ceza-indirimi-istinaf-karari/
Fetö davalarında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmasının idari disiplin soruşturmalarına ve idari davalara etkisi konularını ise bir başka yazıda işleyeceğiz. Görüşmek dileğiyle.
Av. Ramazan Sertan Safsöz