İşçinin belirsiz süreli iş sözleşmesinin işverence fesh edilmesinden önce kişinin kötü niyet tazminatı hakkında bilinmesi gerekenler detaylı şekilde araştırılmalıdır. Kötü niyet tazminatı işverenin kötü niyetli olarak işçinin sözleşmesini fesh etmesini engellemek için öngörülmüş hukuki yaptırımdır.
Kötü niyet tazminatı ayrıca götürü usulde işçinin zararı ve herhangi bir zararı ortaya çıkmasa da bu koşullar oluştuğunda ödenmesi gereken tazminat türüdür. İşçi işverenden bu kötü niyet tazminatı isteyebilir. İşverenin karşı taraftan kötü niyet tazminatında bulunamaz. Bu tazminat maddi ya da manevi olabilir.
- Kötü Niyetten Ne Anlamalıyız?
Kötü niyet, işçinin iş hukukuna aykırı hareket etmesi veya yapması gerekenleri yapmaması halinde işveren işçinin iş akdini sonlandırabilir. Örneğin işçinin sendika üyeliği, işçinin doğum yapması, doğum izni alması, işveren aleyhinde konuşup şikayette bulunması, cinsel tercihi gibi durumlarda sözleşme fesh edilebilir. Fakat işveren burada kötü niyetli hareket etmektedir. Dolayısıyla işçi tazminat davası açma hakkına sahiptir. İşçi burada bu durumu mahkemeye ispat edebilmelidir. Zaman aşımı 5 yıldır.
Kötü Niyet Tazminatı Nasıl Kazanılır?
İş güvencesi kapsamında olmayan fakat işçinin iş sözleşmesini belirsiz sebepten ve belirsiz süreli olarak işveren tarafından fesh edilmesi halinde işverenden istenen tazminat türüdür. Bu tazminatı hak edebilmek için şu şartlar aranmaktadır:
- İş güvencesinden faydalanamıyor olmak
- İş akdinin işveren tarafından kötü niyetle sona erdirilmesi
- Belirsiz süreli iş sözleşmesinin olması
Bu durumda işverenin iş akdini yoktan yere sona erdirmesinde işçi rahatlıkla kötü niyet tazminat davası açabilir.
Kimler Kötü Niyet Tazminatı Talep Edebilir?
Kötü niyet tazminatı bilindiği üzere işverenden işçinin talep edebileceği tazminat türüdür. Fakat bu tazminatın istenebilmesi için işçinin birtakım haklara sahip olması gereklidir. İşçi belirsiz süreli olarak bir iş yerinde çalışıyorsa ve iş güvencesi kapsamı dışında bulunuyorsa bu haktan yararlanabiliyor. Ayrıca işveren de fesih hakkını kötüye kullanması halinde işçi tazminat talep edebilir.
İş kanununun 18. maddesi gereğince işverenin 30’dan fazla personeli bulunuyorsa en az 6 aylık kıdeme sahip işçiler iş güvencesi kapsamındadır. İş güvencesi kapsamında olmayan işçiler ise bu haktan yararlanamazlar. Yani işveren rahatlıkla iş akdini sonlandırabilir.
İş Akdi Feshi Hangi Hallerde Kötüye Kullanılmaktadır?
İş kanunları gereğince işverenin fesih hakkını kötüye kullanması gibi bir durum söz konusu olmamaktadır. Fakat bazı hallerde bu durum değişiklik gösterebilir. Şu gibi hallerde işveren haklı bulunabilir ve işçinin sözleşmesini fesih edebilir:
- İşçi işveren hakkında şahitlik yaparsa
- İşçi işvereni dava ederse
- İşçi işveren aleyhinde şikayet talebinde bulunursa
Böyle durumlarda işveren fesih hakkını kullanabilmektedir.
Kötü Niyet Tazminatı Ne Kadar Olmaktadır?
İş kanunları gereğince işverenin ödemesi gerekli bulunan tazminat tutarı İş kanununun 17. maddesince düzenlenmiştir. Bu düzenlemeyle işveren işçiye bildirim yaptıktan sonraki dönem itibariyle üç katı tutarında tazminat ödemesi gerekmektedir.
Bu hesaplamaların nasıl yapılması gerektiği ise ihbar tazminat hesaplama sistemi gereğince hesaplanmaktadır. Mesela işçinin işveren tarafından sözleşmesi kötü niyet içererek iptal edilmesi durumunda işveren işçiye 4 hafta ihbar süresi oluştuysa 4×3 = 12 olarak hesaplanmaktadır. Bu durumda işveren işçiye 12 haftalık tazminat ödemekle yükümlüdür.
Kötü Niyet Tazminatında Hangi Kesintiler Yapılmaktadır?
İşverenin kimi durumlarda işçinin iş akdini sonlandırmasından dolayı işçi ihbar ve kötü niyet tazminatında bulunabiliyor. Böyle durumlarda Gelir vergisi, Damga vergisi kanunda istisna sayılmadığından bu tazminatta gelir ve damga vergisi kesilir. Fakat SGK pirimi kesilmesi olanaksızdır.