Kamu hizmetlerinin karşılanması için insanlarda ya da kuruluşlardan, kanun aracılığıyla toplanan ücretler vergi olarak isimlendirilmektedir. Vergi anayasamızda kendisine yer bulduğu için insanların kendileri için belirlenen vergiyi ödemesi gerekir.
Vergi anayasamızda bulunup bir vatandaşlık görevi olarak tanımlanmaktadır. Bu sebeple de vergilerin ödenmesi mecburidir. Eğer vergiler ödenmezse vergi borcu insanlardan zorla tahsil edilmektedir. Vergilerin ödenmemesi durumunda hangi seçeneklerin devreye gireceği anayasada açık bir şekilde dile getirilir.
Vergileme yetkisi tamamen devlete aittir. İnsanlar ya da kuruluşlar kendi istekleri doğrultusunda vergi yürürlüğe koyup kaldıramazlar. Ödenen vergiler en iyi şekilde kamu hizmeti olarak vatandaşlara geri dönmelidir.
Vergi Çeşitleri Nelerdir?
Türk vergi sisteminin içerisinde yer alan vergiler;
- Gelir vergisi,
- Emlak vergisi,
- Kurumlar vergisi,
- Motorlu taşıtlar vergisi,
- Veraset ve intikal vergisi,
- Mal ve hizmetlerden alınan vergi,
- Ek vergi,
- Taşıt alım vergisi,
- Dahilde alınan katma değer vergisi,
- Akaryakıt tüketim vergisi,
- Damga vergisi,
- Banka ve sigorta muameleleri vergisi,
- Gümrük vergisi,
- Harçlar,
- Akaryakıt gümrük vergisi,
- Tek ve Maktu vergi, olarak sıralanmaktadır.
İnsanların tamamı bu vergilere tabi tutulmaz. Sahip olunan mallar ve gelirlere göre bu vergiler insanlara yansıtılmaktadır. Kişilerin vergiler için başvuruda bulunmalarına gerek olmaz. Mal alımları, iş değişiklikleri ya da diğer önemli adımlar kişileri vergi borcualtına sokmaktadır. Bu vergilerin de kısa süre içerisinde ödenmesi gerekir.
Vergi Borcu Nedir? Vergi Borcuna İtiraz Yapılabilir mi?
Vergi Borcuna İtiraz Nasıl Yapılır?
İnsanların vergi borcuna itiraz hakları bulunmaktadır. Ancak bu itirazlar belirli bir düzen içerisinde gerçekleşir. Vergi cezası ya da vergi borcuitirazları, ödeme emri kişiye ulaştıktan sonra yapılır ve verilen maksimum süre 7 gündür. 7 gün içerisinde itiraz gerçekleşmezse şahıslar itiraz haklarını kaybederler.
Yapılan itirazlarda borcun yalnızca bir kısmına itiraz edilecekse bunun belirtilmesi gerekmektedir. Anlaşılır bir şekilde bu durum belirtilmezse başvurular hiç yapılmamış sayılır ve bu hak kaybedilmiş olur.
Vergi borcuna yapılan itirazlarda şahıslar üç farklı iddia sunabilirler. İnsanların aslında böyle bir vergi borcunun olmadığını, borcun kısmen ödendiğini ya da vergi borcunun zaman aşımına uğradığını iddia etme hakları vardır. İtirazlar bu üç ana başlık altında yapılır. Yapılan itirazlar olumsuz sonuçlanırsa vergi borcuna %10 eklenecektir. İtirazda bulunacak olan vatandaşların bunu göze alması gerekir.
Vergi Borcuna İtiraz Dilekçesinin İçerisinde Neler Olabilir?
Vergi borcuna itiraz edilirken hazırlanan dilekçelerde bulunabilecek olan iddialar;
- Ödeme emrindeki borcun olmadığı,
- Ödeme emrindeki borcun hali hazırda ödenmiş olduğu,
- Borçla yükümlü olan kişinin daha önce mahsup talebi olduğu,
- Borcun vadesinin henüz gelmediği,
- Ödenmesi gerekli olan vergi ya da ceza konusunda kişilere tebligatın yapılmamış olduğu,
- Tahakkuk zaman aşımının dolmuş ya da geçmiş olması,
- Varisler tarafından ölen kişiye ait mirasın reddedilmiş olması,
- Amme borcunun diğer sebeplerden ötürü ortadan kalkması,
- Vergi affı nedeniyle borcun ortadan kalkması,
- Borcun bir kısmının ödenmiş olması, şeklinde olabilmektedir.
Vergi Borcunun İptaline İlişkin Dava Açılabilir mi?
İnsanlar ve tüzel kişiler vergi borcuiptali için dava açma hakkına sahiptirler. Burada kişiler davaları kendileri de açabilirken tüzel kişiler temsilcileri vasıtasıyla açmak zorunda olacaklardır. Davalar itiraz işleri ile sorumlu olan vergi komisyonunca açılmaktadır.
Davaların açılabilmesi için borcun vatandaşlara tebliğ edilmiş olması şarttır. Eğer vatandaşa ya da tüzel kişilere bir ödeme emri ulaşmamışsa bu vergi borcuna dava açılamaz. Ödeme emirleri geldikten sonra itiraz işlemlerinde olduğu gibi borcun olmadığı, kısmen ödendiği yada zaman aşımına uğradığı ileri sürülerek davalar açılmaktadır.